Turc | Anglais | |
---|---|---|
General | ||
General | komedi olarak | comically adv. |
Turc | Anglais | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
General | (tür olarak) komedi | comedy n. | ||
They watched a comedy that had the audience in stitches. İzleyicileri gülmekten kırıp geçiren bir komedi izlediler. More Sentences |
||||
Idioms | ||||
Idioms | bir şeyi komedi olarak yapmak | play something for laughs v. | ||
Literature | ||||
Literature | karnaval insanının sisteme uymayan davranışlarının normal karşılandığı ortamda iktidara karşı söyleyemedikleri ve yapamadıklarının karnaval biçimi altında kinayeli ve tarizi olarak komedi ve eğlence unsurlarıyla bezeyerek yazılması | carnivalesque n. |